MacBook lara güneş enerji paneli ekleyebilir

Apple’ın güneş enerji panelleri için patent başvurusu kabul edildi.

 

Özellikle son birkaç yıldır, mobil ürünlerin kullanımlarının önemli bir oranda artış göstermesi ile beraber cihazların şarj edildikten sonra kullanım süresi, büyük bir önem kazandı.

 

Dolayısı ile hem akıllı telefon hem de tabletlerde cihazlar şarj edildikten hangi işlemlerde ne kadar pil ömrü sunuyor gerçekten önemli. Hatta firmalar, piller ile  alakalı farklı çözümler  sunmaya başladılar. Bunlardan birisi ise güneş enerjili paneller.

 

 

Akıllı telefonlar için kapak şeklinde hazırlanan güneş enerji panelleri vasıtasıyla şarj işlemleri gerçekleştirilebiliyor.

 

Apple‘ın son patent başvurusu, ‘yeni MacBook‘larda güneş enerji paneli mi olacak?’ sorularını akıllara getirdi. Firmanın başvurusunu yaptığı, onaylanan bu patent, ‘elektronik cihaz ekran modülü‘ olarak belirtiliyor.  Hazırlanan patent görselinde taşınabilir bilgisayar görünüyor, bu da Apple‘ın ilerleyen dönemlerde MacBook‘larda güneş enerji paneline yer verebileceği konusunu gündeme taşıyor. Elbette bu sistemi kullanıp kullanmamak da Apple‘a kalmış bir durum.

Apple-Gunes-Enerji-Paneli

Moto G Türkiye’de Satışa Sunuldu

Motorola‘nın merakla beklenen akıllı telefon‘Moto GTürkiye‘de satışa sunuldu.

Bir çok e-ticaret sitesinde satışa sunulan Moto G, 1280 x 720 piksel çözünürlüğe sahip 4.5 inç boyutlarında, IPS ekranı bulunuyor. Snapdragon 400 yonga seti bulunan telefonda 1.2 GHz saat hızında çalışan 4 çekirdekli işlemciye sahip.

16 GB dahili depolama alanı bulunan telefonda, 1 GB RAM, 5 megapiksel arka kamerası bulunan telefonun, 720p video kaydına olanak tanıyan kamerası var.

Motorola Moto G şuan 849 TL fiyat etiketiyle satışa sunuldu.

Google’dan yapay zeka hamlesi robotlar

İleri teknolojiye sahip ülkeler askeri alanda daha iyiye sahip olmak istiyor .Eger en iyileri olmazsa dünya ülkeleri arasında itibar görmez dolasıyla Google gibi devlerde pastadan payını almak istiyor ,teknoloji ilerletmek ve  en iyi ürünü satabilmek için yoğun çalışmalar segiliyor .

Google,robotlarda,yapay zekada,akıllı ev sistemleri,askeri alanda büyük gelişmeler yapmaya adım atmakta çok fazla ilerlemer kaydetmeye devam ediyor.Dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden Google, yapay zeka teknolojisinde dünya lideri olmak için önemli bir adım attı.

Google, robot üreten şirketlerden sonra yapay zeka geliştiren bir şirket daha aldı. ‘DeepMind’ adındaki şirketi 400 milyon dolara satın alan Google, hem ürettiği otomobillere hem de gelecekte geliştireceği robotlara yapay zeka geliştirmeye başlayacak.

DeepMind, genel amaçlı öğrenme algoritmaları geliştirmek için makine ve sistem sinirbilimin’e kadar birçok teknoloji geliştiriyor. Şirketin ilgilendiği alanlar arasında ticari uygulamalar, simülasyonlar, e-ticaret ve oyunlar yer alıyor. Dün duyurulan anlaşmada özellikle Google CEO’su Larry Page’in doğrudan rol aldığı öne sürülüyor.

ROBOTLARLA GELİYOR

Google,robot teknolojisine adım atmasının yanı sıra makine öğrenimi alanında ilerlemek için geçtiğimiz yıl kuantum bilgisayarlara odaklanan bir laboratuvar da açmıştı. Hatta Google,2013 sonunda satın aldığı 8 farklı robot şirketiyle tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. Paylaşılan öngörülere göre Google,gelecekte robot geliştirmeye odaklanacak. Böylece başta akıllı ev sistemleri olmak üzere askeri alanda da ürünler geliştirmeye başlayacak.

yapay-zeka

Sihirli yüzük Fin geliyor

Sihirli yüzükle istediğimiz eşyalara komut vereceğiz . Baş parmağımıza takacağınız yüzükle ,baş parmağımızla okus pokus yapıp kapıyı,telefonu arabayı,tv ‘yi her türlü araçlarımızı tek elde kullanabileceğiz.

Teknolojinin ilerlemesiyle beraber akıllı sıfatına erişmeyen nesne neredeyse kalmadı. Akıllı telefon, bileklik, saat derken şimdi de Indiegogo’da bir akıllı yüzük konsepti hayata geçmek için bağış topluyor .

RHLvision’ın ürettiği Fin adındaki bu akıllı yüzük , baş parmak hareketlerini algılayarak birçok işlevi yüzük aracılığı ile yapmanıza olanak sağlıyor . Ürünün temel amacı günlük hayatta kullandığınız diğer akıllı cihazları , tek bir elden ve kolayca kontrol etmek .

Baş parmağınızı saran bir yapıya sahip Fin ile TV kanallarını değiştirmek , veya akıllı telefonunuzu kontrol etmek gibi birçok işlevi sadece parmaklarınızı oynatarak gerçekleştirebiliyorsunuz. Bluetooth 4.0 desteği sayesinde iOS, Android ve Windows Phone uyumluluğu bulnan yüzük tek bir şarj ile 1 ay boyunca kullanılabiliyor.

Ayrıca cihaz IP67 sertifikasıyla su geçirmez özelliğe sahip . Şimdilik prototip aşamasında olan Fin, Indiegogo’da gereki bağış miktarını toplayabilrse kısa zamanda gerçek bir ürüne dönüşecek.

Ayrıca cihazın 130 $ satış fiyatı olacağını da hatırlatalım.
Fin-550x296

iPhone’un özelliği Galaxy’e geliyor

Büyük telefon şirketleri diğer şirketlerin yaptığı yeniliklere yetişebilmek için oldukça çaba sarfediyor ,müşterilerini kaybetmemek için hergün bir yenilik yaparak ,tüketicilerine sunuyor.
Samsung’un merakla beklenen akıllı telefonu Galaxy S5’te iPhone 5S’lerde kullanılan parmak izi koruma teknolojisinin yer alacağı iddia edildi.

İki farklı sürümde kullanıcılara sunulması planlanan Samsung Galaxy S5’le ilgili gün geçmiyor ki yeni bir haber çıkmasın. Son olarak ön yüzünde yer alan kamera ile ekran kilidinin açılacağı iddia edilen cihazda iPhone 5S’lerin en önemli özelliği parmak izi koruma teknolojisinin yer alacağına dikkat çekildi.

KGI Securities’in son raporuna göre hem düşük hem de yüksek gelir seviyesine hitap edecek iki farklı modele sahip olması beklenen Galaxy S5’in diğer tahmini özelliklerine gelince…

2 GB RAM’e sahip olması beklenen cihazın 5.2 inç’lik dev bir ekran kullanacak. 16 megapiksel dahili kamerası ile yüksek çözünürlüklü fotoğraf ve video çekimi mümkün olurken, cihazın şubat ayı sonunda gerçekleştirilecek Mobil Dünya Kongresi’nde tanıtılması bekleniyor.
samsung parmak izi

Akıllı Telefon Satışları 2013′te 1 Milyarı Geçti

Özellikle Samsung ve Apple gibi markaların başını çektiği akıllı telefon pazarında satışlar geçen yıla göre yüzde 38 arttı.

 

Akıllı telefon pazarı geçen yıl ulaştığı satış rakamı yeni bir rekor kırdı. Özellikle Samsung ve Apple gibi markaların başını çektiği akıllı telefon pazarında satışlar geçen yıla göre yüzde 38 arttı.

 

Teknoloji gruplarının yaptığı incelemeye göre, Samsung ile Apple akıllı telefon pazarının yaklaşık yarısına hakim gözüküyor. Yapılan araştırmaya göre akıllı telefon pazarı geçen yıl 1 milyar satış barajını geçerek tarihi rekor kırdı.

 

Samsung satışın yüzde 31,3’ünü yaparak pazar lideri oldu. Pazarın yüzde 15,3’ünü ise Apple aldı. Çinli Huawei ise pazarda üçüncü oldu. Güney Koreli teknoloji devi Samsung, geçen yıl 314 milyon akıllı telefon sattı. Samsung böylece 2013 yılını da hem akıllı telefon pazarında hem de mobil telefon pazarında lider olarak tamamlamayı başardı.

 

Amerikalı Apple 153 milyon satış yaparak pazar payında geriledi.  Huawei ise satışlarını yaklaşık 50 milyona yükselterek ilk üçe girmeyi başardı. Akıllı telefon pazarının düşük kar marjı ile bu yıl da büyümesi bekleniyor. Ancak Çinli üreticilerin kar marjını yükseltememesi durumunda düşüşe geçebilecekleri belirtiliyor.

Casper’ın Akıllı Telefonu Casper Via V4

Yerli markadan biri Casper’ın yeni akıllı telefonu satışa sunuldu. Casper Via V4 cihazı yeni amiral modeli olarak geliyor.

 

Son dönemde yeni mobil cihazlar ı nı piyasaya süren firmalardan biri Casper’ın akıllı telefonu VIA V4 oldu. 4.7 inçlik IPS ekranı bulunan cihazda 720p çözünürlük bulunuyor. Casper’in amiral gemsi olan bu modelde MediaTek işlemcisi kullanılmış. 4 adet Cortex-A17 çekirdeğine sahip 1.5 GHz hızındaki MT6589T modeli kullandı. Ayrıca PowerVR SGX544 GPU kullanımış. Cihazın diğer teknik özelliklerine bakarsak 1 GB RAM bulunan cihazın arkasında 13 MP ve önünde 2 megapiksellik kamera bulunuyor.

 

1.800 mAh değerine bataryaya sahip olan bu cihazın 16 GB dahili depolama alanı bulunuyor. Ayrıca microSD kart desteği bulunan cihazda Android 4.2.2 işletim sistemi bulunuyor. Casper tarafından cihazdaki yazılımlarda iyileştirilmiş. Akıllı Bekleme ve farklı özellikler gelen Casper Via V4 orta seviyedeki başarılı cihazlardan biri. 999 TL civarındaki fiyatiyle satışa başlayan bu cihaz bakalım ne kadar ilgi görecek.

Casper-in-Akilli-Telefonu-Casper-Via-V4

facebook hakkında konuşuyor nedir

Facebook’ta popüler bir tane sayfayı yönetiyorsunuz. İçerikler oluşturuyor, görseller ekliyor,  karşılığında sürekli geri bildirim alıyorsunuz. Belli aralıklar ile sayfanızın gerçek değerini ölçmek için kaç kişiye ulaştığınızı öğrenmek istiyorsunuz. O halde bu yazımız tam size göre, çünkü ne ile uğraştığınız hakkında size fikir verebilir.

 

Facebook sayfa yönetiminde hangi istatistiklere bakmamız gerekir?

Facebook’ta içerik ve günlük gönderilerle ilgili istatistiklere ulaşmanız, ölçmeniz gerekiyor. Bu istatistikler sizin içeriklerle ilgili gerçek veri alabilmemizin neredeyse tek yolu. İlgili olduğu söylenen diğer veriler sizi yanlış yönlendirebilir. Ama bire bir gönderilerinizle ilgili Facebook’un sunduğu bu veriler işinize yarayacaktır.

Facebook’ta bulunan bu 6 ayrı ölçüme nereden baktığımızı, neden bakmamız gerektiğini inceleyeceğiz.

  •  – Kitlenize ulaşmak ve sayısını öğrenmek

Hayran erişim sayısı, aslında sayfada gönderilen tüm içerikleri görebilen kişi sayısı demek. Bu sayı, direkt olarak sayfanızın içeriğine ulaşan kişileri gösterir, yani herhangi bir başka arkadaşının beğenme, paylaşma eyIemlerinden bağımsız oIan görüntülenme sayısıdır. Başka bir arkadaşın eyIemlerinden dolayı ortaya çıkan görüntülenme sayısı “viral” görüntülenme olarak kaydedilir.

Sayfanın aktif, potansiyel hayranlara ulaşım sayısına nereden ulaşılabilinir?

Bu oranIara Facebook içerisinden uIaşabilmek mümkün değil, ama MS Excel (.xls) formatında indirebiImek mümkün.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir

————————————————————————————————————————–

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_125

————————————————————————————————————————–

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_48154

———————————————————————————————————————–

Hayran ulaşım istatistiklerini öğrenebilmek neden önemlidir?

Bu ölçüm belki de diğerlerinin arasında en önemIisi, anahtar gösterge diyebiIeceğimiz türün içerisinde. Çünkü tam olarak içeriğinizin ne kadar kaIiteIi oIduğunu ve hayranIarınıza nasıl ulaştığını göstermektedir.

Tabii bu, aynı zamanda sizin üyelerinizin sayfa gönderiIerinizi gerçek manada ne kadar takip ettiğine de bağlı. Çünkü içeriklerinizi görüntülemeyen kullanıcıların haber kaynağı, bir süre sonra ilgi eksikliği yüzünden gönderiIerinizi daha az yayınlamaya başIar.

  • – Organik İstatistikler

Organik istatistikler, sayfanızda gönderdiğiniz bir içeriğin, sayfayı beğensin ya da beğenmesin herhangi bir şekiIde kaç kişinin gördüğünü söyIemektedir.  Hayran ulaşım sayısı iIe  beraber, organik istatistikler yalnızca direkt oIarak görüntüIenme sayılarını kaydeder.

Bu iki istatistiğin arasındaki farkı tekrar beIirtmek gerekirse; organik istatistikler, sayfanın beğenmiş oIsun ya da olmasın, sayfaya direkt olarak ulaşabilen ya da içeriği görüntüIeyebiIenlerin sayısını kaydeder.  Hayran ulaşım istatistikleri ise, yaInızca sayfanızı beğenmiş kişilerle oluşturulur.

Organik İstatistiğe nereden ulaşılır?

Organik istatistiklere uIaşmak çok daha kolay çünkü sayfanızın kendi arayüzünde buIunmaktadır. Her bir gönderinizin altında bulunan görüntülenme sayısının üzerine tıkIayarak, o gönderinin viral ve organik görüntülenme oranIarına rahatIıkIa uIaşabiIirsiniz.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_6285

—————————————————————————————————————————-

Organik istatistikler, sizin gönderiIerinizin, zaten üye olmayan kişilere ne kadar uIaşabildiğinizi de gösterir. Yani eğer hayran ulaşım sayınız ile organik istatistikleriniz birbirine yakın ise bu demektir ki; içerikIeriniz sayfanızı beğenen insanların dışına pek çıkamıyor.

Eğer bir blog siteniz ya da farklı bir web siteniz var ise,  bu kanal üzerinde bir Facebook beğeni kısmı oIması mantıklı bir hareket olacaktır. Bu sayede organik istatistiğinizi yani Facebook dışından size ulaşabilen insan sayısını arttırabiIiyor oIacaksınız.

  • – Etkileşim oranı

Etkileşim oranını en iyi şekiIde tanımIayacak olursakgönderilerimizi beğenen, paylaşan ya da bu gönderilere yorum yapan kişi sayısıdır.

Bu sayı, yorum yapan kişiIerin isimlerine tıklayan, ya da yapıIan yorumları beğenenlerin istatistiklerini de içerir. Hatta sayfanızı şikayet eden, gönderilerinizi gizIeyen ya da kısıtlayanların da (olumsuz geri bildirim) istatistiklerini içerir.

Her gönderinizin etkileşim oranını görebilmeniz için, istatistikler bölümünde inceIemek istediğiniz içeriğe tıklayarak “etkileşimde bulunanlar” kısmından görebilirsiniz.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_365482

———————————————————————————————————–

Etkileşim oranı sayfanızın performansını ölçebilmeniz için en önemIi ikinci ölçüm oranı sayılabilir. GönderiIerinizin ne kadar çok kişiye ulaştığının bir noktadan sonra pek bir önemi oImayabiIir. Asıl önemli olan bu paylaşımIarınızdan ne kadar geri bildirim alabildiğiniz oluyor. Etkişelim oranı, bu performansı ölçümleyebilmenin tek yoIu.

Etkileşime giren kuIIanıcı sayınızı , toplamda ulaştığınız kişi sayısına böler ve 100 iIe çarparsanız eIde edeceğiniz oranı karşılaştırma yapmak için kuIIanabilirsiniz. Örneğin; iki farkIı gönderi arasındaki kaliteyi ölçümlemek isterseniz, her gönderi için bu oranı bulmanız ve karşılaştırmanız en iyi yoI gözükmektedir.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_358255

—————————————————————————————————————————

  • – Hakkında konuşanlar oranı

Sayfa istatistikleri içerisinde buIunan “bunun hakkında konuşanlar” sayısı, genelde pek fazIa kişi tarafından bilinmez.  “Bunun hakkında konuşanlar” sayısı aslında sadece  3 etkiIeşimi hesaplıyor: beğeniler, yorumlar ve payIaşımlar.  Yani aradaki asıl farklılık; bu oranın, sayfayı beğenen insanların arkadaşlarına ne yaptıklarını göstermek amacıyIa yaptığı etkileşimlerin altını çizmek.

“Hakkında konuşanlar” istatistiği nerede bulunur?

Bu oranIarı bulmak oldukça kolay, istatistik sayfanıza geçtiğiniz zaman, bu konu hakkında konuşanlar ile iIgiIi ayrı bir bölme mevcut.

Bu istatistik aslında tam anIamıyla viral oran. Facebook’ta bir konu ya da marka iIe iIgii sayfa açmanın başIaca amaçlarından bir tanesi mevcut hayranlarınızın çevrelerine ulaşabilmektir. Yani aslında sayfanızı beğenen takipçilerinizden kaçının sizin paylaşımınızı çevreyesine yayınIadığını gösteriyor. Yine de bu oranlara çok fazla güvenmemek Iazım. Çünkü, Facebook kendi belirlediği bazı filtrelere göre bu oranı kısıtIamaktadır.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_358278

———————————————————————————————————————-

  • – Tıklama Oranı

Tıklama oranı, eğer bir web siteniz varsa ya da internet üzerinden rekIam veriyorsanız muhakkak aIışık oIduğunuz bir oran. Facebook içerisindeki mantıkta tam olarak aynı anIamda çaIışmakta. Yani bu oran, sayfanızı beğenenlerin kaçının verdiğiniz bir linki tıkladığını, videonuzu görüntüIediği ya da yüklediğiniz bir resmi geniş ekran açtığını saymaktadır.

Tıklama oranı nerede bulunur?

İstatistikler sayfanızda, etkileşim oranlarına geIdiğiniz zaman içeriğinizi tıkIayan kullanıcı sayılarına da uIaşmış oIursunuz.

Eğer gönderiniz bir link ise, “bağlantıya tıklamaIar”, video ise “ videoyu tıklamalar”, resim ise “fotoğraf görüntülemeleri” olarak gösteriIir.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_78789799

——————————————————————————————————————

İçerikleriniz ile kaç kullanıcının ilgilendiğini, hatta bir adım öteye geçerek o içeriği paylaşarak vakit harcadığını görebiImek güzel bir özeIIik.

  • – Olumsuz Geri Bildirim

Olumsuz geri bildirim, bir takipçimizin sizin hakkınızda kötü bir yorumda ya da etkiIeşimde bulunmasıdır. Olumsuz geri biIdirimlerin, en kötü yanlarından bir tanesi, içeriği beğenmeyen kuIIanıcıların her akışında bu bildirimin görüntülenmesidir.  Tüm gönderiIerinizin ya da tek bir gönderinizin gizIenmesi ya da spam olarak belirlenmesi ayrıca oIumsuz geri bildirim olarak istatistiklere düşmektedir.

facebook-hakkinda-konusuyor-nedir_782315

——————————————————————————————————————————

Bu istatistiğin önemi Eylül 2012’den beri özeIIikle artmıştır. Çünkü Facebook bu tarihten itibaren , olumsuz geri bildirim oranı yüksek sayfaların içerikIerini kısıtlamaktadır. Yani, bu orana göre içerikIer daha az kişiye gösterilmektedir. Tabii ki bu, olumsuz geri biIdirimi düşük olan sayfaların içerikleri daha fazIa kişiye gösterilmesi anlamına da geliyor.

Eğer Facebook üzerinden markanızı güçIendirmek istiyorsanız, özellikle olumsuz geri biIdirimlerinizi düşürmeye yönelik çalışmalar yapmaIısınız.

Tüm bu oranları anIamak ve inceleyebilmek göz korkutucu oIabiIir. Ama bir kez bu oranIara aşina olup ne anIama geldiklerini tam manasıy ile öğrendiğiniz zaman, üçüncü parti yazılımlar aracılığı ile oranları koIayca inceleyebilirsiniz. Umarız bu yazı Facebook sayfanızın daha kaliteli ve geniş içerikIer sunmasına da yardımcı olur.

Devir Artık Teknoloji Devri

Artık hepimizin elinde ileri derece elektronik cıhazlar var.
Herkesin evinde internet var. İnternet olduğu için bilgisayar, tablet yada mutlaka cep telefonu var. Hatta unutmadan söyleyeyim Smart teknolojisi ile internetli televizyonlar da var.
Kısacası hepimizde yemek yeme gibi temel ihtiyacımızmış gibi teknoloji var.
Facebook, Twitter gibi sosyal medyaya girmeden, sevdiğimize cep telefonundan mesaj atmadan yatamıyoruz.
4 yaşındaki yeğenim okuma yazması yok bilgisayarı ustaca kullanıyor, Google’a giriyor istediği oyunun harflerini yazıyor ve oyununu oynuyor.
Bu çok büyük bir başarıdır diyebilirim.

 

Herşey çok güzel değil mi?
Ama  çocuklar sokakta oyun oynamayı, gençler de ders çalışmayı unuttu.
Hepsinin sosyal paylaşım sitelerinde adı var sanı var.
Bilgisayar karşısında oyun oynuyorlar, ya sosyal paylaşım sitelerinde fink atıyorlar.
Biz böyle miydik peki?
Sokaktan, parktan gelmezdik evimize.
Top oynardık, saklambaç oynardık, misket oynardık, kızlar sek sek oynardı, ip atlardı.
Gece komşuya gidersek kağıt kalem alır isim şehir oynardık.
Bu isim şehir oyunundan saçma da olsa değişik birşeyler üretir tartışırdık.
Ayşegül kitapları okurduk, “Ayşegül – Hayvanat Bahçesinde, Ayşegül – Ormanda, Ayşegül – Kampta “ gibi sanki bitmez tükenmez kitaplar.
Sonra biz Susam sokağı, Temel Reis,  Taş Devri, He Man, Tom ve Jerry, Heidi, küçük ev izlerdik.
Ama bizde her dakika çizgi film yayınlayan kanallar yoktu. Belli başlı saatleri vardı programların.
Koşturmaktan, ip atlamaktan, top oynamaktan kilo almazdık ki, çok mutluyduk çocukken biz.

Aslında teknoloji değil bunların sebebi.
Bilinçsizce kullanım bana göre.
Çalışan büyüklerin gönlü rahat, bırakıyorlar çocuklarını bilgisayarın başına, televizyon karşısına, onlar işinde gücünde çocuklar bilgisayarın, televizyonun karşısında.
Akşam geliyorlar yemeğe çocuklarını çağırıyorlar. Çocuklar bilgisayar ya da televizyon karşısında.
Hiçte rahatsız olmuyorlar. İşte bütün sebep bu.
Ondan sonra çocuğun gözleri de çabuk bozulur, obez de olur, mutsuz da.
Evde çocuklara değil kendimize bile vakit ayıramıyoruz.
Yemek yiyoruz televizyon karşısında. Aile sohbeti diye bir şey yok.
Yemekten sonra ya dizimiz, programımız var ya da bilgisayar başında internetteyiz.
Önlem.
Biraz önlem almalıyız sağlıklı bireyler yetiştirelim topluma. Yemek yerken televizyon izlemeyip en azından ailemizle sohbet etmeliyiz.  Teknoloji bağımlısı olmadan sevdiklerimizle, ailemizle vakit geçirmeliyiz.
Bir şeyler değişmeli artık mutlu olmaya çabalamalıyız, durumumuzu güncellemeye değil

3D yazıcı ile daha rahat nefes alan soluk borusu yaptılar

3D yazıcılar ın yan ürünleri üretme konusundaki başarısı birçok sektöre can verecek. Ancak daha da önemlisi, 3D yazıcılar ın insan hayatına direkt olarak etki edeceği medikal kullanımlar şimdiden hayat kurtarmaya başladı bile.

 

 

ABD’de bir çocuğa 3D yazıcı dan çıkartılan 100 parçalık bir soluk borusunun nakil edilmesinden sonra, şimdi de yine tamamen 3D yazıcı dan çıkartılan ve nefes almanın daha kolay olduğu bir soluk borusu ürettiler.

St. Luke ve Roosevelt Hastanesi araştırmacılarıyla birlikte Dr. Faiz Bhora geliştirilen bu soluk borusunun yakın gelecekte insanlara nakil edilebileceğini söylüyor.

 

Üretilen soluk borusu biyonik materyaller kulanılarak geliştiriliyor, bu nedenle soluk borusunda kök hücreler de bulunuyor. Böylelikle yakın gelecekte insan dönorlar yerine sadece 3D yazıcılar a ihtiyaç duyarak birçok organ nakli mümkün olmuş olacak..