Aylar: Mart 2014

Teknolojinin insansız olarak kullanmasını sağlayan  ” Drone ” araçlarıyla insansız araçlara birçok teknoloji devinden yatırım yapmakta . En son zamanlar da ise  e-ticaret devi olan Amozon , insansız hava araçlarını siparişi duyurmuş, bu durumda ses getirmişti .
Rolls-Royce ise sanal olarak yönetilen insansız gemileri geliştirmekte .
Bir çok ticari ürünün gemilerle taşındığını düşünürsek ki bu yüzde doksanlarda ve 375 milyar dolarlık bir payı teşkil etmeke . Maliyeti azaltacak her şey de önemli , Bloomberg’in haberine göre , ” bu anlamda bazı çalışmalarda bulunan Rolls-Royce, kaptanların gemileri  sanal bir kaptan köşkünden kumanda edebilecekleri bir sistem geliştiriyor.”
Bu sanal gerçeklikle büyük kargolar karadan kontrol edilip yüzdürülebilecek . Şirketlerde bu sayede mürebatın giderlerinden kazanç sağlayacak  . Mürebattın giderleri ise %44 civarında olduğu söyleniyor .
Daha geliştirme aşamasında olduğu için ve bu projenin hayata geçmesi için gerekli yasal düzenlemelerinde olması gerektiği belirtiliyor .

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı (UKTI) tarafından “GREAT” kampanyası çerçevesinde 17-18 Mart tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek “Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi”ne katılacak İngiliz ve Türk şirketlerinin yöneticileri ve iş liderleri altyapı, teknoloji ve finans sektörlerinde işbirliği olanaklarını değerlendirecekler.

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı (UKTI) tarafından, Londra Finans Merkezi Belediye Başkanı Fiona Woolf  (Lord Mayor of City London) himayesinde düzenlenecek “Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi” (British Business Summit) , 17-18 Mart tarihlerinde İstanbul, Ceylan İntercontinental Oteli’nde gerçekleştirilecek.

 

UKTI’ın İngiltere ile Türkiye arasındaki ticaret ve yatırımı desteklemek amacıyla başlattığı GREAT kampanyası kapsamında İstanbul’da düzenlenecek Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi, Birleşik Krallık’ın farklı  sektörlerdeki uzmanlığını vurgulamayı ve  altyapı, teknoloji ve finans gibi sektörlerde Türkiye’nin işbirliği yapabileceği ülkeler arasında olma konumunu güçlendirmeyi hedefliyor.

Her iki ülkenin kamu ve özel sektöründen 500 iş liderini ve yöneticiyi biraraya getirecek olan Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi’nde gerçekleştirilecek üç ayrı oturumda Türkiye’nin altyapı, teknoloji ve finans alanındaki projeleri tanıtılacak. Ayrıca İngiliz ve Türk şirketlerinin bu alanlarda gerçekleştirebilecekleri işbirliği fırsatları değerlendirilecek.

Altyapı projelerinde işbirliği – “Infrastructure is GREAT”

Zirve’nin ilk gününde “Altyapı” konusunun ele alınacağı “Infrastructure is GREAT” başlıklı oturumda Türkiye’de önümüzdeki dönemde planlanan 3. Boğaz Köprüsü ve 3. Havaalanı, 11 bin km’lik demiryolu ve 25 bin km’lik karayolu, Çandarlı Konteyner Limanı, entegre sağlık merkezleri gibi toplam 250 milyar doların üzerindeki büyük proje tanıtılacak.  Bu büyük projelerle ilgili olarak master planlama, mimarlık ve tasarım, proje yönetimi, danışmanlık, güvenlik, enerji, stadyum ve kalabalık yönetimi gibi alanlarda işbirliği olanakları değerlendirilecek.

Teknolojide Türkiye büyük bir potansiyel – “Technology is GREAT”

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi’nin ikinci gününde düzenlenecek iki ayrı oturumdan biri olan ve teknolojiye odaklanan “Technology is GREAT”te, Türkiye’de hızla gelişme gösteren mobil teknolojiler, akıllı şehirler, gelişmiş üretim ve girişim sermayesi konuları ele alınacak. Bu alanda İngiliz şirketlerinin uzmanlığı vurgulanırken iki ülke şirketleri arasında işbirliği olanakları araştırılacak ve iki tarafın şirket temsilcilerini biraraya getirecek fırsatlar oluşturulacak.

Finans alanında işbirliği fırsatları – “Finance is GREAT”

Zirve’nin ikinci gününde gerçekleştirilecek finans sektöründeki işbirliği fırsatlarının tartışılacağı “Finance is GREAT” oturumunda ise, İstanbul Bölgesel Finans Merkezi projesi, sektörü düzenleyen altyapılardaki değişiklikler ve gelişmelerin yanı sıra Türk finans sektörünün sunduğu altyapı finansmanı gibi farklı alanlardaki fırsatlar mercek altına alınacak.

Kayıt ve detaylı bilgi için: britishbusinesssummit.com

Amerikalı bir araştırmacının yaptığı uyarı , hem komik hemde önemli çünkü bu tehlikeli , bir bulaşırsa inanın bir , iki gününüz bunu temizlemekle geçer. Amerikalı araştırmacının belirtiğine göre son zamanlarda popüler olan ‘Selfie ‘ pozu toplu çekimlerin sonunu getirebilir.

Selfie gençlerin bir araya gelip resim çekmeleri ve kafa kafaya verip “biz arkadışız” der gibi poz vermelerinden bahsediyor.
California’daki Nitless Noggins bir bit tedavi merkezi olup ,merkezin uzmanı olan McQuillan ,birçok arkadaşla beraber selfie çektikleri eğlenceli ve gençler arasında popüler olan bu davranış yüzünden , aileleri dikkatli olmaya çağırıyor.

‘Selfie’ “kişinin kendi fotoğrafını çekmesine verilen genel isim. Son dönemde birçok genç sadece kendilerini değil arkadaşlarını da işin içine katıp bu tip pozlar veriyorlar.”

McQuillan ,selfie pozları çekilirken kafa kafaya verdiklerinden bitli olan arkadaşın bitleri toplu geçiş yaptığını ve birçok bitlenme vakasının olduğunu bu pozu verirken bir mesafenin olmasını belirtti.

İnternette popüler olan bu pozların , gerekli mesafe ile çekilmesi sizi bitlenme tehlikesinden korur.

Dünyanın en önemli fütüristleri 1 Mart Gelecek Günü’nde Türkiye’de buluşarak ‘İnsanlığın Geleceği’ni tartıştı. Fütüristler Derneği (TFD) tarafından Yeditepe Üniversitesi’nin ev sahipliğinde ikincisi düzenlenen Gelecek Günü’nde dünyanın en önemli fütüristlerinden Gerd Leonhard, insanların dijitalleşen dünyada para kazanmayı, mutlu olmayı, sağlıklı ve insan kalmayı nasıl başaracağını anlattı. Gerd Leonhard, yapay zekanın gelişimi ve robotların yaygınlaşması nedeniyle fiyatların düştüğünü ve pek çok mesleğin yok olmaya başladığını söyledi.

 

Future Navigator şirketinin Baş Fütüristi ve fütürizm konusunda yaptığı çalışmalarla Nobel Barış Ödülü almayı hedefleyen Anne Skare Nielsen, insanın kendi doğasını daha iyi anlamasıyla, kendini tekrar tekrar yeniden programlayabileceğini söyledi. Geleceğin neye benzeyeceğini anlamanın vizyoner liderlikte en önemli şey olduğunu anlatan Anne Skare Nielsen, radikal değişimler yapmak isteyenlerin geleceği kesinlikle anlaması gerektiğini ifade etti.

 

Danimarka’nın inovasyon gurusu LouiseFredboNielsen ise, otomasyon yüzünden 2030’da 2 milyar işin yok olacağına dikkat çekti. LouiseFredboNielsen, “O günler geldiğinde etkileyici bir özgeçmiş, yüksek IQ ya da MBA dereceleri pek işe yaramayacak görünüyor. Gelecekte farklı vizyon,  empati ve risk alma kabiliyetlerini öne çıkaranlar kazanacak” diye konuştu.

 

BSH Ev Aletleri Türkiye’nin CTO’su Dr. Juan Ignacio Conrat da20’inci yüzyılın başlarında piyasaya çıkan ve devrim olarak kabul edilen elektrikli ev aletlerinin gelişen teknoloji ve ihtiyaçların etkisiyle gelecekte de insan hayatını kolaylaştıracağını söyledi. Conrat, geleceğin en önemli sorunları olarak kabul edilen enerji ve su tasarrufu gibi konularda ev aletlerinin günümüzde olduğu gibi gelecekte de çözüm sunacağını ifade etti.Unilever Türkiye Satış ve Müşteri Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Cem Tarık Yüksel ise, insanlık ve dünyanın hızla değiştiğine dikkat çekti. Bu değişimin karmaşık, bilinmez, değişken bir geleceği beraberinde getirdiğini belirten Yüksel, yaşanabilir gelecek için gelecek üzerine düşünmek gerektiğinin altını çizdi.

 

Fütüristler Derneği Başkanı Murat Şahin’in daha kaliteli ve uzun bir yaşam için teknolojinin kolaylaştırıcı bir etkiye sahip olduğunu anlattığı açılış konuşmasının ardından Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nurcan Baç, üniversiteye ilişkin bilgi verdi. İnsanlığın geleceğine yapılacak en değerli yatırımın eğitim olduğu bilinci ile hareket ettiklerini ifade eden Prof. Dr. Baç, “Yeditepe Üniversitesi’nin 12 fakültesinde ve araştırma merkezlerinde yürütülen ulusal ve uluslararası AR-GE projelerimiz ile üniversite genelinde girişimcilik ve inovasyon tabanlı çalışmalar yapıyoruz. Tıp,  genetik ve mikro biyoloji alanlarında yaptığımız araştırmalar ile yenilenebilir enerji ve diğer mühendislik alanlarında çalışmalarımız insanlığın geleceğinde fark yaratacak katkılar sağlamaya yönelik” dedi.

 

Yeditepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükran Nilvana Atadeniz ise, gelecekteki iş ilişkileri, iş tanımları, yönetici nitelikleri ve profesyonel yetkinliklerin günümüzden farklı olacağının bilinciyle hareket ettiklerini söyledi.

 

En Fütürist Şirket Anketi ile ilgili bilgilendirmenin yapıldığı 1 Mart Gelecek Günü’nde, ‘Tüketicinin Geleceği’ panelide gerçekleştirildi. Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Neva Yalman’ın moderatörlüğündekiyapılan panele, Fütüristler Derneği Yüksek Danışma Kurulu Başkanı Ufuk Tarhan, Unilever Türkiye Başkan Yardımcısı Cem Tarık Yüksel, Migros Money Club CRM Grup Müdürü Kına Demirel, Microsoft Bölge Pazarlama Müdürü Mehmet Nuri Çankaya katıldı.

Gelecek Günü’ndetwitter üzerinden #gelecekgunuhasthtag’iyleen çok tweet atan ilk 10 kişi AsusVivoTab, Intel Atom Z2580, Microsoft Xbox 360 Oyun konsolu, Microsoft Wedge Keyboard, iki kişi Anadolujet’ten yurtiçi gidiş dönüş uçak bileti, iki kişi SecureDrive’dan havaalanı transferi, iki kişi bireysel iş antrenörlüğükazandı.

1 Mart Gelecek Günü ile ilgili detaylı bilgiye gelecekgunu.org adresinden ulaşabilirsiniz

Neslihan Eroğlunun haberine göre,Amerika’ da Türk bilim adamlarının geliştirdiği “Işığa şekil veren” teknoloji, önemli şirketler için ilgi kaynağı oldu.
Luminit şirketinin geliştirdiği difüzörler (Süpermarketlerdeki barkod okuyucuları, hastanelerdeki tıbbi cihazlar, son teknoloji ürünü televizyon ve akıllı telefonlar, yeni model uçaklar, otomobiller, binalar ve konser sahneleri dahil neredeyse ışığın aydınlattığı her alanda) kullanıyor. Luminit şirketinin sahibi bir Türk ,kurucusu Engin Arık ,Harvard Üniversitesi mühendislik alanın da yaptığı doktarasından sonra kurduğu bu teknolojik şirketi hakkında Neslihan Eroğluna verdiği bilgilerde ,ana ürünlerinde olan LSD yani Light Shaping Diffusers ( Işık şekillendirici difüzörler) adını verdikleri bu teknoloji sayesinde ışığın dağılmadan kontrol altına alıp dağılma açısını istenen noktaya ulaşmasını sağladığını belirtti.
Engin Arık bu teknolojinin ayrıca daha az enerji tüketip tasarruf ettiğini belirtti.
“Bizim işimiz, şeffaf plastik substrat üzerine ultraviyole polimerizasyon tekniğiyle 0,5-20 mikron arası milyonlarca mikro mercek yerleştirerek ışığı kontrol etmek ve ışığa şekil vermek. Böylelikle, LED ışıklarını daha yumuşak ve homojen hale getiririyor, aynı zamanda ışığı sadece gerekli olduğu yere dağıtarak ciddi anlamda enerji tasarrufu sağlıyoruz. Hem ışığın yayılma alanını kontrol ediyoruz hem de uzun ömürlü pilli mobil aletlerin, parlak ve çözünürlüğü yüksek ekranların dizaynlarında önemli rol oynuyoruz.” dedi Arık ve LED aydınlatma teknolojisinin eski tip ampüllere göre yüzde 90 oranında daha verimli ışık ürettiğini ve bundan böyle başta sokak aydınlatmaları olmak üzere hayatın her alanında daha fazla LED ışık kullanılacağını belirtti. Gelecekte arka fonu ışıklandırma sistemi olarak birçok üründe bu ışıklandırma şeklini göreceğiz .Haberin devamı için BURAYA tıklayın